spermdin

yine

yine

büyüdün

büyüdün

iyisin.

iyisin.

pontid.

3 Kasım 2009 Salı

selam bılok.
bugun vizelerin,haftanın,yeni bir ayın kısacası birçok şeyin başlangıcıydı.
sabah uyanınca güneşi görmemle mutluluk hormonumun salgılanaması bir oldu.ama her halinden belliydi.hava soğuktu.
kahvaltı yaptım,bu sırada cansel uyandı şaşırdım ve sevindim ailecek kahvaltıda oturmuş bir yandanda ekmek kızartırken bızpızfiiii diye sesler duyuverdik. ekmek kızartma makinesinde ışınlar çıkıyor canselde fişini çekmeye çalışıyordu. neyse başardı kazasız belasız.ama bir iğrenç koku yayıldı ki anlatamam.kablo yanığı kokusunu sevmem bılok.
neyse artık bir ekmek kızartma makinemiz yok kısacası.evden çıktım bugun ki tipim anlatılmaz yaşanırdı, o yüzden tasvire uğraşmıycam.
neyse 3a ya bindim sonra indim mp3ü evde unutmuşum nasıl bir boşluk vardı üzerimde anlatamam.bakkaldan kekikli zeytinli bisküvi k bar ve olips aldım.hava da güneş var ama bir yandanda dolu yağıyordu, herşeyde bir hayır vardr dedim bindi metrobüse.körüğe bakan yerde ters oturuyordum.evet acıbademden binip oturma imkanına 4. kez ulaşıyordum.
köprü üzerine gelince bir şaşkınlık afallama metrobüs sakinlerine hakim oldu. şöyle anlatıyım bılok; körüğe çarpan yağmur damlaları yüksek desibelde ses çıkartıyorlar,köprü üzerinde 2. köprü tarafına bakınca göz gözü görmyor sis yağmur ne ararsan var denizin rengi böyle mavi ama bulanık iğrenç falan.ama karaköy galata kulesinin tarafına bir bakıyorsun deniz ve gökyüzü fosforlu mavi,karaköyde demir almış olan beyaz titaniklerin üzerinden yansıyan ışık gözüne girince bi rahatsızlık duyuyorsun.yani ne oldunu anlamadan bir sağ bir sol bakarken "avrupa kıtasına hoşgeldiniz"yazını gördük.
metrobüs yolculuğum z.kuyudan aktarmayla devam etti 34 a dan inip 34 e aktarma yapıp (zincirlikuyuda) ters gitmek kadar acısı yok.ama gururdan inemiyorsunda o an ayakta kalıcana oturosun mecburen.
okulda esra didem eda 3lüsüne rastladım oturduk okuma salonunda kesit istif falan baktık tam arkamda devrimci vardı ama bile bile ona arkamı döndüm ders çalışırken ilgisni dağıtmak istemedim =} kızlar kantine gidince yanıma geldi pardon bişey sorabilirmiyim dedi sor dedim diferansiyel alıyormusun dedi yok dedim gülümsedi ve bende dedi gitti =P bunu bişeye yormuyorum.
neyse sonra sınava girdik işte timur bey yapıcağını yapmış 2 soru sormuş,bu 2 soruya 1 saat süre vermiş beni hayal kırıklığına uğratmıştı.
şimdi ben buraya soruları yazıyımda ilerde türkiye jeolojisi dersini timur hocadan alan çocuklara faidem dokunsun =} ilk soru türkiye haritası üzerinde kenet kuşakları ve kıtaları gösterinizdi.
2. soru ise pontidler üzerindeki kıtasal birliklerin stratigrafik kesitlerni çizin ve karşılaştırındı. ki bu soru yaklaşık 5 kesit içeriyor ve zaman yetmiyor bu zamana kadar gördmüz herşeyi içinde barndıryordu.
neyse bılok çıkınca yemekhaneye baktık yemekte nohut vardı hoşlaşmadık metrobüste burger a gitmye karar verdik ki ben bu eylemi gerçekleştirmeyeli 1 sene oluyor nerdeyse acımadan yedim king çikını, ballı hardalı ve barbekü sosumu.hatta sarımsaklı mayonezi bile.
sonra ordanda ayrılma vakti geldi saatin 6 civarı olmasına karşın havanın bu denli kararması insan bünyesinde üşengeçliğe davetiye atıyordu resmen.akşam ezel yok yerine ıssız adam varmış sıkıldık dedik son on dakka izlenir falan dedik güldük.
incirli durağında ceren ters yöne biz edirnekapı yönüne doğru ayrıldık fakat bizim yönde 29842958 kişi vardı ve metrobüs bir türlü gelmiyordu, gizle gelen ilk metrobüse atlamak istedik baktık arkdan gelio baktık oda dolu bi arka oda dolu bi arka derken neredeyse bahçelievlerden metrobüse dahil olduk.
edirnekapı da yaşananlar ise bılok olmayı bırak kitap hatta meydan larus bile olur. her metrobsün gelmesiyle heycanlanan ve aşırı çirkefleşen insanlar kapı açılınca naptıklarını blmiyorlar ve olan oluyor bılok 2 kişinin girceği kapıdan girmye çalışan 9284 kişi bir anda sıkışıyor ve her metrobüsle beraber ordan en az 4 cenaze çıkıyor.ruhlarını olmasa bile bedenini teslim eden çok kıza şahit oldum =}
neyse bizde gizle şöförün arkasındaki  yerimizi kaptık ve yolculuğumuza başladık.reklam panosundaki fırınlardan ben forino moru beğendim(sol) oda forino kırmızıyı.(sağ).derken benim durağa yaklaştık ve o anda giz yandan ezel önden melekler dizisindeki esinin patronu merti andıran adamıı keşfetti.
neyse ben indim arkdaki şokkoloyei farkettim ve gize mesaj attım sonra oda farkettimi bilmioyorum =}
sonra spora doğru yola koyuldum bu arada artık pencereme bir açma halkası alim diye nalbura girdim ama nalbur sahibi bir kadındı.
nalbure ile uzun süren bir anlaşmazlık yaşadık beni içerlerde bir yerledeki pimapenin kolunu göstermek için olur olmadık yerlere soktu insanların mahremine girdim bir kulp görmek için,üstelik olmayan bir kulp.kadın yok bizde hiç pencere kulpu dedi en sonunda :) çengel anlatmaya çalıştım ama kendimi fazla yormadım bılok biliyorum mutlaka o koca nalbur dükkanının bir yernde benim aradığım çengelden vardı emindim ama bu nalbure bunu anlayamıyor ve bana yardımcı olamıyordu. iyi akşamlar teyze dedim allaha emanet ol dedi ayrıldım ordan.
spor salonuna varınca yaklaşık 36 kişinin aynı anda spor yaptığını farketmem ve ferinde kalabalık demesi bir oldu.soyunma odasında yaşlı ikiz kankalarım ve ev hanımı vardı yaklaşık 15 20 dakka sürdü muabbet öğretmen kankam domuz grib tatilinde anltayaya gitiş fotorafçılarla kampa gitmiş ve bungalovlarda kalmışlar.kızı dün gece 4e kadar ders çalışmış.ev hanımıda saolsun benim sınavmı sordu hiç açma bu konuyu dedim.
ve direk bisikletten başladım,inan sana ordaki insanları saymak isterdim ama unuttum yani ve yeni yüz çok fazla vardı.bi kütü hatırlıyorum o kadar bide ergen ve ablasını.
neyse fer bisiklet kalorisini tamamladıktan sonra bende odaya gittim bi hidro kitabımı alimde okuyum dedim ev hn içerdeydi ordada baya muabbete daldık 13 yıllık öğretmenmiş,işyerini öğrendim ayrıca çocuklara kavram öğretiyormuş bu kavramların ne oldunu sordum mesela byük küçük falan dedi. işin zor dedim gerçektende öyle bılok hiçbirşey bilmeyen milyonlarca çocuğa büyük küçük elma muz nasıl öğreticen.sonra bi yanlışlık olsa muzu yapraklı sanarlar =}
neyse emo dedki küt bana yazıyor bende jeyms dedim jeymse dalarım dedi sustum.yarma ise karakurununkine emonun odasında tıklatırken seated rowenta mıydı aletin adı neydi arasından bana bakmaya utanmıyordu.
neyse baterist kafayı kazıtmıştı parlıyordu.kara kuru ise 9 civarında gelerek rekorunu kırmıştı.siperm ise ferin terliklerini giymek için uygun zamanı kolluyor fer ise fellik fellik terlik kaçırıyordu =}
21 35 suları ayrıldık salondan. AEG çamaşır makinelerimizden bahsettik.bizimki geçen sene aramızdan ayrlımıştı buna en çok üzülen annem olmuştu ferlerinkide ayrılmak üzere gibi hareketler yapıyormuşta onun da ömrü bukadarmış dedim.aeg resmi aradımda buldumu ekliyorum bılok bunların adı lavamatmış bu arada ararken öğrendim tam tıpatıp aynsı olmasada gugılın sunduğu kısıtlı imkanlardan bukadar oldu.
neyse bılok aeg yi arzumu konuştuk ben eve girdim o yoluna devam etti.gelince tvyi açtım ıssız adam vardı ve açar açmaz karşılaştığım sahne son 10 dakkasıydı. =}
8 dakka falan izledim sarıldılar kapattım geldim bilgisayar açtım ve şuanki durumum malüm.
evet bılok bugunu de böyle sonlandırıyorum.
hoşçakal.

0 görüş...:

Yorum Gönder

Search this blog